Akıllı Fabrikalar PLC’leri, Otomasyonu ve Robotikleri Nasıl Entegre Eder?

Milenyumun üçüncü on yılı oldukça kasvetli başlamış olabilir. Ancak bu yenilikler ve teknolojik ilerlemeler gibi şeylerin aniden durma, felç olma noktasına geldiği anlamına gelmez. Aslında tamamen tam tersi doğrudur. Kendimizi 4. Sanayi Devrimi’nin ( daha yaygın olarak Endüstri 4.0 olarak anılır ) ortasında buluduğumuzdan, imalat sektöründeki otomatik makinaların benimsenmesi hiçbir yavaşlama belirtisi göstermiyor. Ancak üreticiler, geleceğin akıllı fabrikalarını oluşturmak için, neredeyse 60 yıl önce geliştirilen ve üretimin temel bileşeni olan PLC’leri çağdaş otomasyon ve robotik çözümlerle nasıl entegre edebilir ? Hadi bu ilişkiyi daha derinlemesine inceleyelim.

Akıllı Fabrikalar ve PLC’ler

Eğer daha önce duymadıysanız, PLC’ler ( Programlanabilir Mantık Denetleyicisi ) proses otomasyonu mümkün kılan endüstriyel bilgisayarlardır. Basitçe söylemek gerekirse, esasında bunu bir dizi girişi çıkışa dönüştürerek yaparlar ( Fabrika katındaki bir cihazdan bir sinyal alınır ve PLC’nin programlaması , üzerinde işlem tamamlaması gereken cihazla iletişim kurar ). PLC komutları çok basitten karmaşığa kadar değişebilir. Güç tasarrufu için üzerinde hiçbir parçanın hareket etmediği bir konveyörü durdurma ve bir hattaki farklı ürün grubunun birbiriyle karışmaması için zamanlamayı ayarlamak gibi.

Astronotların aya ilk aya ilk inişinden önce icat edilen bir cihaz, en son üretim teknolojileri ve robotik ile birlikte hala çok yaygın olarak kullanılması dikkat çekicidir ve hala kullanımda olmaları PLC’nin çok yönlülüğünü göstermektedir. İlk tanıtıldıklarında, fikir, kablolu röle mantık sisteminin neden olduğu karmaşıklığı biraz hafifletmekti. Özellikle röle mantık sistemleri çok büyük miktarda kablolama gerektiriyordu ve röleler bu iş yükünü kaldıramıyordu. PLC’ler çok daha az karmaşık bir yapı sunuyordu.

Otomotiv sektöründe toplanan PLC, diğer uygulamalar için de kullanılmaya başlandı ve artık tüm endüstriyel uygulamalarda bulunabiliyor. Fabrika ne kadar sofistike yada otonom olursa olsun, her zaman giriş sinyallerini alıp çıkış komutu verebilen bir cihaz olacaktır. PLC bu rölü atmış yıldır üstlendi, ve PLC teknik olarak 3. Sanayi Devrimi’nin bir parçası olsa da, Endüstri 4.0 için gerekli bir ekipman parçası olmaya devam edeceği açıktır. İlgi çekici olarak, analiz için verilerin toplanması, yarının fabrikalarında PLC’ler için ortaya çıkan bir uygulama oarak görünüyor. Böylece süreçler iyileştirilebilir ve verimlilik belirlenebilir. Açık olarak PLC eğitimi almak, üretim sektöründeki mevcut işinin otomasyon karşısında eskimesiyle karşı karşıya kalmasından endişe duyan biri için akıllı bir seçimdir.

AKILLI FABRİKALARDA OTOMASYON

Otomasyon uzun süredir üretim işlerinin sonunun habercisi olarak görülüyor ve bu küçük bir dereceye kadar doğru olsa da, iş aybını azaltmanın birçok yolu var. Kendi endüstrilerinde kalmak isteyenler için , bazı robotik eğitmlerine veya çevrimiçi teknoloji kurslarına kaydolmak, endüstriyel sektör devam ederken birinin kazançlı bir şekilde istihdam edilmesini sağlamanın iki yoludur.

Bazı insanların neden otomasyonu ekonomi için kötü oldupunu düşündüğünü anlamak kolaydır. Otomasyon, geniş anlamda, iyi, otonom bir şekilde çalışabilen bir çeşit makine veya ekipmanın kurulmasıdır. Endişeli işçiye, bu muhtemelen tüm operasyonun devam ettirmek için sadece birkaç kalifiyeli teknisyen bulunduğu bir fabrika ortamının görüntülerini çağrıştırıyor. Daha az iş, yüksek işsizlik, daha az büyüme. Ancak bu görüş hatalıdır ( ayrı ayrı iddiaları Sanayi Devrimi için de bulundular ama teknolojideki ilerlemenin daha fazla istihdam yarattığını ve ekonomi için daha iyi oldupunu gösterdi ).

Gerçek şu ki, fabrika ortamında insan-öperatör doğası gereği karar verme, manuel komuta ve yanıt operasyonlarında büyük bir verimsizlik var. Bu verimsizlikler, imalatçı için maliyetlidir, aşırı derecede rekabetçi bir ortamda bir işletmenin büyümesini bastırır ve karlılık üzerinde mali bir yüktür. Makineleşmenin ve programlamlanabilir mantık kontrollerinin kademeli olarak benimsenmesi, bu verimsizlikleri ve makiyetleri önemli ölçüde azaltır. Bu daha az iş olanağı anlamına geliyor gibi görünsede, çalışanlar için daha önemli ve ödüllendirici kabul edilen çok daha fazla fırsat sunuyor. Kaynak, montaj, kaldırma, kesme, boyama, mühürleme ve paketleme bir zamanlar yalnızca insan gücünün usta elleri tarafından yapılıyordu. Ancak bu görevler tehlikeli, tekrarlayıcı ve işçinin potansiyeline ulaşmasına izin vermez. Beceri alanımızı genişletmek için bir çevrimiçi teknik eğitim programı altıktan sonra, işçiler, kendilerini tekrarlayan görev yapan otonom ekipmana hizmet ederken ya da onları kontrol eden mantığı programlarken bulabilirler.

AKILLI FABRİKA ROBOTİKLERİ

Robotik ve otomasyon genellikle eş anlamlı olarak görülürler, ancak robotik aslında otomasyonun alt kümesidir. İkinci Dünya Savaşı’ndan kısa bir süre sonra, hızla büyüyen sanayi sektörü, tüketici ve sanayi malları için seri üretim yapabilen ekipmana şiddetli bir ihtiyaç duydu. Elbette endüstriyel robotlar karmaşık cihazlardır. Mekanik hareket ve bilgisayar yazılımını birleştirerek, görevlerini en yetkin çalışandan bile daha çok hızlı ve doğru bir şekilde tamamlamaya devam ediyorlar. Robotik alanı ilerledikçe ‘ yapay zeka ‘  yinelemeri de ortaya çıkmaya başladı. Robotik dünyasında, Yapay Zeka, bir insanın uyguladığı mantığı, öğrenmeyi ve nesneleri hareket ettirme şeklini simüle etmek için robot donanımı ile birlikte kullanılır.

Robotlar, genellikle işçilerin yerini alacakteknolojiler olarak suçlansalar da, genellikle işçiler ile birlikte işbirliği içinde çalışarak, işçilerin daha çok fiziksel tekrarlı olan işlerini güvenli bir şekilde tamamlamalarında yardımcı olurlar. Pek çok robot ve kobotlar fabrika zeminine sıkıca sabitlenirken, ömürleri boyunca tek bir pozisyonda kalmaya mahkum edilirken, bazıları daha otonom hareket edecek şekilde tasarlanmıştır. Örneğin, dağıtım merkezinde çok az insan müdalesi ile sipariş yerine getirme için ürünler toplayan toplama robotları kullanılır. Bu robotlar, kısmen çok sayıda sensöt kullanımı sayesinde, insan muadilleri yanında güvenli bir şekilde hareket edebiliyor.

GELECEĞİN YOLU

Endüstri 4.0 çağı devam ederken, fabrikalar PLC’lerini otomasyon ve robotik teknolojilerle kullanmanın yeni yollarını yeniden hayal edecekler. Robotik ve otonomluğun yaygınlığı patlayacak, ancak yerinden edilmiş işçiler için fırsatlar da patlayacak. Kısacası, PLC’ler, otomasyon, robotik, ve yüksek vasıflı işçiler, akıllı fabrikanın devam eden evriminden hayati bir rol oynayacak.

KURSLARIMIZ

BLOG KATEGORİLERİ

SON YAZILAR

Mesajınız için teşekkür ederiz. Size en kısa sürede ulaşacağız.
Mesajınızı gönderirken bir hata oluştu. Lütfen tekrar deneyin.